27 Mart 2007 Salı

Özletme Kendini...


Henüz görmedim yüzünü, fakat şimdiden özlüyorum seni...

Kelimeler paylaştık hep seninle, kimi eğlenceli, kimi hüzünlü cümleler kuran...

Belki de hissettiklerimi anlatamayacağım sana, hissettiğim biçimde. Peki o kelimeler ne olacak... içimde söylenmeyi bekleyen? Bir başka bahara, bir başka kadına mı kalacaklar? Hiç sanmıyorum... Paslanıp, çürüyecekler... Hurdacılar gibi topladım o kelimeleri; zenginlerin, fakirlerin sokaklarından... Gün gibi aydınlık veya zifiri karanlık sokaklardan. Kalbimdeki ışığı yansıtsalar keşke... Keşke hiç sönmese bu ışık, gönlümün dibini aydınlatamasa da... Senin gözlerine o ışığı yansıtabilecekler mi acaba? Gözlerindeki o "seviyorum bu adamı" parıltısını görebilecek miyim? Görebilecek miyim acaba bu hafta sonunu? Gelebilecek misin yanıma? Lütfen ölme, lütfen ölmeyeyim; göreyim o güzel yüzünü... Omzuma yaslanıp ağla orada, fonda eğlenceli bir şarkı olsa da... Gözlerimin içine bak, gözlerimi kaçırmaya çalışsam da... Utangaçlığımı bağışla, utandığımı anladığında sarıl boynuma. Canım sıkkınken gülümset beni, sıkıcılığımı bağışla. Kucağıma uzan, geleceğe dair hayaller kur. Hayallere dal, beni de yanına al...

Keşke bu kelimeler bir göz yaşı damlası olarak dönse bana... Kim bilir; ağlar mısın, yoksa güler misin bu yaslı halime? Sarılmak isterdim sana, ölmek üzere olan bir hastanın hayata sarılmak istemesi gibi... Öpmek isterdim seni, son kez görüşen sevgililer gibi... Hiç görüşmemiş olsak da... Seviyorum seni...

Derya'ya... (Derya'ydı di mi :D )
Bak, gülümsüyorum... :) İyi nöbetler...