21 Ekim 2007 Pazar

Yıllar Sonra...

Feysbuk'tan bulmuştu ilkokul arkadaşını. Önce bir iki sanal sarılma, bir iki yaprak sarma, eski günleri anma... Sonra da görüşme kararı alma.
Bir kafede buluşacaklardı ertesi gün. Sessiz, sakin, hoş müzik çalan bir yer bulmak için 3 saat dolaştı oğlan. En sonunda idare eder bir mekan bulabildi, fazla sevişgen çiftler vardı ama olsundu, belki onlar da sevişme ihtiyacı duyacaklardı. Gerçi toplum içinde sevişme olayına karşı bir insandı çocuk. O yüzden de, 'belki kafede rahat edemeyip evime geliriz' deyip alışveriş ve temizlik yaptı. "Acaba prezervatifi kutu olarak değil de, 3-5 tane olarak mı alsaydım? Bir daha böyle bir fırsat yakalayabilecek miyim ki?" diye düşünürken telefon çaldı...
Kız: Merhaba chuju, benSelma.
chuju: Aaa, merhaba Selma, ben de tam seni düşünüyordum. Ne yapıyorsun?
Selma: Hiiç, ne yapayım. Temizlik yapıyorum işte, biraz da alışveriş yaptım. Şu kauçuk şeylerden aldım... Neydi adı ya?
chuju: Prezervatif mi? (Aha, demek onun evine gideceğiz, ulan boşuna temizlik yaptık ha!)
Selma: Hayır be salak! Hani musluklara takılıyor ya, damlamasın diye...
chuju: Prezervatif işte... Ehuhue...
Selma: Sen ne sapık bir adam olmuşsun ya... Hah, buldum. Conta...
chuju: Conta değil, condom! Ekük...
Selma: Off ya chuju! Biz senle hiç buluşmayalım bari ya.
chuju: Yok ya, ben telefonda böyle rahatım merak etme. Yanında sük öpmüş kedi gibi olurum valla.
Selma: İyi madem. Yoksa gebertirim haberin olsun. Nerede buluşacağız? Sevinç'in önünde mi?
chuju: Şeyde buluşalım, adı neydi ya o otelin..? Eheuheu şaka şaka, Relax Cafe'de buluşalım.
Selma: O nerede be?! Hiç duymadım. Ucuz diye mi orayı seçtin?
chuju: Hayır yaa. Hem yakın bir yer. Hem de nezih...
Selma: Neye yakın?
chuju: Neye yakın olmasın ki ekük? Ulaşım araçlarına yakın yani.
Selma: "Ulaşım araçları"ymış... Ne bilimsel konuştun. Uzay mekiği üssüne de yakın mı anasını satayım?
chuju: Tam üssüne bastın. Eheuhe... Baykonur Uzay Üssü'nün sokağında...
Selma: Konur Sokak'ta yani... İyi o zaman... Ben yarın 2'de orada olurum. Geç kalma bak, kemiklerini kırarım.
chuju: Tamam ya, ben 1,5'ta oradayım... Hadi görüşürüz.
Selma: Tamam, bye...
chuju: Sen çok yaşa facebook!
Hamdi: Sen de gör, hep birlikte.
chuju: Yok abi olmaz, bu sefer sen gelmiyorsun!
Hamdi: Niye lan?! İyi ki 1-2 hatunu elinden aldık.
chuju: Verecem ben senin eline zaten bu gidişle.
Hamdi: O kadar mı abazasın lan? Eheuhe...
chuju: Yürü git oğlum, bu hatun taş gibi, kesin bir şeyler olacak aramızda...
Hamdi: Çanta olabilir mesela... Geçen seferki hatun gibi. Hatun, araya tampon bölge olarak çanta koyduydu ya...
chuju: Sen de öbür savunmasız taraftan saldırıp hatunu etkisiz hale getirmiştin, hatırlıyorum. Ya oğlum bu kız ilkokulda da sınavlarda sıraya çanta koyardı onun kağıdına bakmayayım diye. Aynı alışkanlık devam mıdır acaba?
Hamdi: Sanmam, ama dekoltesini çanta sapı ile kapatmaya çalışıyorsa hemen kaç oradan.
chuju: Kes ulen! Çanta sapıyla dekolte kapatmakmış... Verecem sapı eline şimdi.
Hamdi: Allah'ın sapıı!
chuju: Eheuheu... Lan oğlum bak evi temizledim eşek gibi... Sakın kirletme ha. Ayrıca buzdolabındaki biraları ve malzemeleri de yeme.
Hamdi: Sahi lan, ben de onu soracaktım. Prezervatifleri niye buzdolabına koydun hocam? Şeyin donsun diye mi? Ehuehue...
chuju: Hastiiir! Harbi mi lan? Biraların yanındaydı, dolaba atmışım demek ki yanlışlıkla.
Hamdi: Neyse ya, yarın tavada ısıtır giyersin artık. Eheuh...
chuju: Yarın evde görmeyeyim ha seni... Git şu motor arkadaşına.
Hamdi: Nalan'a mı? O senin arkadaşın oğlum. İnsan kendi arkadaşına motor der mi?
chuju: Motor işte oğlum, iki iltifat ettin, karı yamuldu. Benim öyle bir arkadaşım yok artık.
Hamdi: Keriz ulaşamadığı ciğere motor dermiş. Salaksın oğlum sen.
chuju: Sağolasın hocam. Bu lafını not edecem, yarın da seni göt edecem.
Hamdi: Hadi bakalım. Şimdiden bol şans a.k.
chuju: Eyvallah. Hadi ben dışarı çıkıyom. Murat'ın doğumgünü varmış.
Hamdi: İyi hadi, sittir git bakalım. Ben de soğuduysa şu prezervatiflerden yiyeyim bari... Ekük.
chuju: Oğlum harbi gebertirim seni dokunursan. İlla geçen seferki gibi, sen kullanma diye tek tek hepsini takıp öyle mi bırakayım evde?!
Hamdi: Tamam, tamam. Dokunmam. Hadi görüşürüz.
chuju: Görüşürüz.