4 Eylül 2007 Salı

Uğursuzluk Yakamdan Düşmüyor...

Cünüp ve meczup bir kişilik olarak şanssızlıklar peşimde yine a.k.

Bugün dandik bir LCD TV aldım, eve getirdim, kurdum, Xbox 'ı da açtım, 1-2 klip falan izledim. Sonra Xbox öldü. Xbox'ı ve TV'yi parçalamak için içimde çok büyük bir istek duyuyorum ama yine yapmayacam. Kader deyip geçecem. Kaderden yediğim silleler ve döner tekmeler gün gelir döner diyorum...

Bir de grip olmuşum... Ha sahi, asıl boğazımdaki kıl dönmesi/yağ bezesi şişliği de 1,5 yumurta boyutuna ulaştı. Doktor antibiyotik ve merhem verdi. Pazartesi kontrole gitcem (o zamana kadar patlar zaten, götümde). Belkim bir üniversite hastanesine sevk eder de kobay gibin takılırım orda... Dün gittiydim doktora, "istersen 2 gün istirahat vereyim" dedi. Ben de "Yok sağolun, ama gerek yok" dedim. İyi ki istirahat almamışım, yoksa kesin o 2 gün içinde kırardım lan ben bu TV ile Xbox'ı...

"Hayata olumlu bak, olumlu şeyler olsun" felsefesindeki arkadaşlara da buradan diyeceğim bir şey var:
Sittirin gidin lan o salak dünyanıza. İyice düşünün, ondan sonra çıkın dünyanızdan...

Yalarım o mavi götlerinizden... sevgili şirinler...